Her Yer Bitişik Mi, Ayrı Mı? – Dilin En İnce Ayrıntısına Yolculuk Bir sabah, yazının ilk cümlesini yazarken, “Her yer bitişik mi, ayrı mı?” diye düşündünüz mü? İnanın, dildeki bu küçük farklar bazen büyük anlamlar taşır. Hem de sadece dil bilgisiyle değil, toplumsal normlar, kültürel bağlamlar ve kişisel tercihlerle şekillenir. O yüzden bu soruya “evet” ya da “hayır” demek o kadar kolay değil. Her gün yazarken farkında olmadan yaptığınız bu seçim, dilin evrimiyle birlikte farklı hikâyeler anlatıyor. Dil, Bazen Bir Ayna Gibidir Birçok insan, “Her yer bitişik mi, ayrı mı?” sorusunu günlük yaşamda sıkça sorar. Birçok örneği düşündüğümüzde, bu soru…
Yorum BırakYazar: admin
Kırşehir Kaman Hangi Boydan? Edebiyat Perspektifinden Bir Yolculuk Kelimeler, zaman zaman sadece seslerden ya da harflerden ibaret olmaktan çıkar, birer dönüştürücü güce dönüşür. İnsanlık tarihinin en derin izlerini taşıyan edebiyat, köklerimize dokunduğunda yalnızca geriye dönüp bakmakla kalmaz, aynı zamanda bu köklerin bizi nasıl şekillendirdiğini ve geleceğe nasıl yansıdığını da gözler önüne serer. Her bir yer, her bir isim, her bir anlatı, derin bir anlam taşır. Kırşehir Kaman hangi boydan? sorusu da, aslında bir yerin kimliğini, geçmişini ve kültürel mirasını anlamak adına önemli bir edebi yolculuğa davettir. Bu yazıda, bu soruyu, edebiyatın farklı metinlerinden, karakterlerinden ve temalarından beslenen bir bakış açısıyla…
Yorum BırakKuru Fasulye Nasıl Yazılır? Yazıya başlarken dilin ve yazımın biz insanların dünyasını nasıl şekillendirdiğini düşünmeye davet ediyorum. Çünkü kelimeler sadece harflerden ibaret değildir; bir toplumun kültürünü, anlayışını, yaşama biçimini de yansıtır. “kuru fasulye” ifadesi görünüşte sıradan bir yemek ismidir ama yazımı açısından dilbilgisel bir sınıfa girer ve bu da dil kullanımımızın bilinçli olması gerektiğini gösterir. 1. Yazım Kılavuzu ve Tarihî Arka Plan Türkçede yazım kuralları zaman içinde değişmiş; birden fazla kökeni olan kelimeler – örneğin Arapça ya da Farsçadan gelenler – farklı biçimlere uğramıştır. “Fasulye” sözcüğü de Arapça kökenli olup Türkçeye geçmiştir ve yazımı konusunda geçmişten bugüne çeşitli belirsizlikler yaşanmıştır. Ayrıca “kuru” sıfatı ile…
Yorum Bırak-4 Kaç Para? Bir Teknoloji Hikâyesi Bir sabah, Elif bilgisayarının başında oturmuş, ekrandaki o mavi renkli yazıların arasında kaybolmuştu. Şu an hayatında olan her şeyin, bir şekilde, bir çözüme kavuşturulması gerektiğini hissediyordu. Kitap yazmak istiyordu ama her seferinde başını iki elleri arasına alıp “Nereden başlayacağım?” diye düşünüyordu. Yanında oturan eşi Ahmet, kalktı ve bilgisayarın etrafında gezindikten sonra, o klasik çözüm odaklı yaklaşımıyla konuştu: “Elif, bak, bu işler böyle gitmez. Hadi ’yi kullanalım. Ne de olsa yeni bir şey öğrendim, 4 varmış. Hem belki yazının başını da o atar, biz de hızla devam ederiz. Üstelik fiyatı da uygun olmalı.” Elif gözlerini…
Yorum BırakKekin Üstüne Puding Nasıl Yapılır? Felsefi Bir Bakışla Bir filozof olarak, çoğu zaman hayatın basit görünen pratiklerine derinlemesine bakarız. Bir kekin üstüne puding dökmek, ilk bakışta sıradan bir mutfak uygulaması gibi görünebilir. Ancak, her adımda varlık, bilgi ve değer hakkında felsefi sorular barındıran bir eylem olabilir. Kekin üstüne puding yapmanın ne anlama geldiğini anlamaya çalışırken, bu basit hareketin insanlık ve evren üzerine sunduğu anlamları keşfetmeye başlayabiliriz. Epistemoloji, ontoloji ve etik gibi felsefi alanlardan bakarak, bu basit mutfak eyleminin ardındaki derin anlamları tartışmaya açalım. Ontolojik Perspektif: Kek ve Pudingin Varlık Hali Ontoloji, varlık bilimi, yani varlığın ne olduğu ve nasıl var…
Yorum BırakAnlaşmazlık Eş Anlamlısı Nedir? Hepimiz zaman zaman farklı görüşlere sahip olabiliriz. Bir konuda birbirimizle fikir ayrılığına düşmek, günlük hayatımızda sıkça karşılaştığımız bir durumdur. Ancak, dilde bu farklılıkları nasıl ifade ettiğimiz, bazen karışıklık yaratabilir. “Anlaşmazlık” kelimesi de bu tür kelimelerden biridir. Peki, anlaşmazlık ne anlama gelir ve bu kelimenin eş anlamlıları nelerdir? Dilin derinliklerine inerek, bu kavramı bilimsel bir bakış açısıyla inceleyelim. Anlaşmazlık: Tanım ve Kapsamı Anlaşmazlık, genel olarak bir konuda karşılıklı fikir farklılıkları yaşanması durumudur. İnsanlar arasında fikirsel, duygusal ya da pratik bir ayrılık olduğunda anlaşmazlık ortaya çıkar. Psikolojik ve sosyolojik açıdan, anlaşmazlıklar bireyler ya da gruplar arasındaki etkileşimi şekillendirir.…
Yorum BırakKant Neyi Buldu? Ekonomi Perspektifinden Bir İnceleme Kişisel ve toplumsal seçimler, ekonomi biliminin temel taşlarındandır. Her birey, sınırlı kaynakları kullanırken, neyi alıp neyi bırakacağına dair kararlar almak zorundadır. Bu seçimlerin her biri, sadece bireyler için değil, aynı zamanda toplumun refahı için de belirleyici sonuçlar doğurur. Ekonomi, bu sınırlı kaynaklar ve bu kaynakların nasıl dağıtılacağı üzerine şekillenir. Bu bağlamda, 18. yüzyılda yaşamış olan filozof Immanuel Kant’ın düşünceleri, bugün bile ekonominin temel kavramlarını anlamamıza ışık tutmaktadır. Kant, sadece ahlaki felsefe değil, aynı zamanda toplumsal düzeydeki kararların evrensel sonuçları üzerine de derinlemesine düşünmüştür. Bu yazıda, Kant’ın bulduğu şeyin, piyasa dinamikleri ve ekonomik seçimler…
Yorum BırakKamil Ne Demek Tasavvuf? Tasavvufta Edebiyatın ve Anlatının Gücü Giriş: Kelimelerin Gücü ve Anlatıların Dönüştürücü Etkisi Edebiyatın gücüne inanırım; kelimeler yalnızca anlam taşıyan semboller değil, aynı zamanda ruhların derinliklerine işleyen birer aracı olurlar. Her kelime, bir yazarın kaleminden bir dünyayı, bir hisse, bir durumu taşır ve okurda farklı çağrışımlar, duygular uyandırır. Kelimelerin gücüyle şekillenen anlatılar, bir bakış açısını, bir anlayışı, bir dünyayı dönüştürme potansiyeline sahiptir. Tasavvuf, kelimelerin yalnızca dış anlamlarından ibaret olmadığını, derin bir içsel boyutu da barındırdığını öğreten bir düşünce sistemidir. Burada, kelimenin en derin anlamları ve sembolik yükleri üzerinden bir insanın ruhsal gelişimi, içsel olgunlaşması ele alınır. Bu…
Yorum BırakBir sabah, bir müze çalışanı olan Elif, derin bir nefes alarak tarihi eserlerin bulunduğu galeriyi tekrar kontrol etmek için içeri adımını attı. Eserlerin tozunu almak, ışıklandırmalarını ayarlamak gibi günlük işleri yapmak onun için sıradanlaşmıştı. Ama her gün bu galeride geçirdiği zaman, içindeki tutkunun daha da büyümesine sebep oluyordu. Elif, bu eserlerin sadece taş, metal ya da boya olmadığını biliyordu; her biri, geçmişin, bir zamanlar var olmuş hayatların ve duyguların bir yansımasıydı. Onları korumak, geleceğe aktarmak, bir anlamda geçmişi yaşamaya devam etmek demekti. Müzelerdeki Eserlerin Korunması: Gelecek İçin Bir Bağlantı Bir Anı, Bir Gelecek Elif’in en yakın arkadaşı Ahmet ise, bir…
Yorum BırakEli Kolu Bağlı Olmak Deyimi Nedir? Farklı Yaklaşımlar ve Anlam Derinliği Hepimiz bir şekilde “eli kolu bağlı olmak” deyimini kullanmışızdır, değil mi? Ama bu deyimi kullandığınızda, gerçekten ne anlam ifade ettiğini düşündünüz mü? Ya da bu deyimin toplumsal, duygusal ya da hatta objektif bir şekilde nasıl algılandığını hiç merak ettiniz mi? Eğer cevabınız evetse, o zaman doğru yerdesiniz! Eli kolu bağlı olmak, genellikle bir kişinin özgürlüğünün kısıtlandığı, bir durumda hareket etme ya da seçim yapma şansının olmadığı bir durumu tanımlar. Ama, bu deyimi yalnızca bir kişi “zor bir durumda” olduğunda mı kullanmalıyız, yoksa aslında deyimin daha derin anlamları var mı?…
Yorum Bırak